9 Kasım 2015 Pazartesi

Sonbaharın Gelişi

  


Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba. Türkiye'nin büyük kısmında kış gelmişken biz Adana'da sonbaharı bile zar zor yaşıyoruz. Havalar hala sıcak. Bu kötü bir şey değil tabii ki ama sanki yaş aldıkça kış insanı oluverdim. Halbuki lise zamanlarımı düşünüyorum en yakın tarih olarak yazın gelmesini dört gözle beklerdim. Yağmurlu havalardan nefret ederdim. Şimdiyse bir yağmur yağsa şöyle cama pıt pıt vursa, çok klişe ama elimde sıcak bir içecek, kupayı iki elimle sarmışım -ellerim çok üşür benim- ısınsınlar diye... Belki dizlerimde yumuşacık, kışı hatırlatan koyu kırmızı renkte bir battaniye, elimde sevdiğim bir kitap veya sevdiğim bir dizinin yeni bölümü çıkmış onu izliyorum. Hele şimdi afacan bir kedim var üzerimde uyumayı çok seven... Bu şartlar altında havaların soğumasını dört gözle bekliyorum. 

Bir de olayın giyim bölümü var. Sonbahar sezonu açıldığından bu yana kışa hazırlık diye alışveriş yaptım ama henüz hiçbirini giyemedim çünkü hava bir tanesi için bile yeterince soğumadı. Şöyle kalın hırkalar, koyu bir göz makyajı veya sadece bordo bir ruj... Bakın yine kış aşkım depreşti! 

Yani özetle 30. yaşıma çok az zaman kalan bu günlerde yazlık ne yea rutubetli oluyor ora yaylaya gidelim diyen babaanneler gibi hissetmeye başladım kendimi. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder